Çok uzun mesafeler olmasada
Ankara dan en son uzaklaştığımdan bu yana 190 gün yada 27 hafta veya başka bir
tabir ile yaklaşık 4560 saat gibi söz veya yazı ile ifadesi kolay, kayıp bir
zaman dilimi geçmiş.
Bir gün öncesinde yaşanılanları
zihnimde kalan anılarımı yazmayı bir alışkanlık haline getirmiş olmam ileride
geriye dönüp neler yaptığım konusunda hatırlamama anılarımı tazelememe büyük
katkıları olacağına eminim.Fakat ilk defa satırlarımı yazmakta bu kadar
zorlandığımı da hatırlamıyorum, belki de keyifli etkinliğimizin sonucunda
yüzümüzde ki gülümseme ve mutluluk ifadesini televizyonda gözüme çarpan Ankara
da patlama haberi ile yaşanılan o güzel günün tüm hatıralarının yerini alması
saniyeler sürmedi.İleride geriye dönüp bakıp hatırlamak istemeyeceğim bu tür
trajediler umarım son bulur.
![]() |
Solmasın Çiçekler |
Kendime zaman ayırmadığım geçen
bunca zaman sonrasında değişik duygular içerisinde yolculuğumuz sürerken, daha
önce bu bölge ile haşir neşir olmam, zihnimde canlandırdığım beklentilerimi
zaten karşılar nitelikte idi.Aslında bugünden sadece beklentim, bir kaçış,
yalnızlık, beni bekleyen güzellikler ile bütünleşmek, toprağın kokusunu,
insanın nefesini açan oksijeni hücrelerime kadar çekmek, çiğdemleri, sümbülleri
koklamaktı maksadım.
Toprak oldum
Su oldum
Köknar oldum
Bulut oldum
Odun oldum
Yosun oldum
Doğa oldum
Bir oldum.
Bütün oldum
Ben oldum.
Ankara öldü
Ben öldüm…
Herkesin rahatlıkla yapılabileceği bir parkurda güzel
manzaraları her daim canlılığını muhafaza edebilecek şekilde hafızama
kaydettiğim her anı yanıma alarak eve dönmüş olarak buldum kendimi…
Yaşanılması mümkünken yaşanamayan 190 güne hediye
ettim bugünü…