Seyahatin önündeki tek engel kapının eşiğidir.
Bosna Atasözü Kararsızlık,
Haftanın yorgunluğumu, yoksa çocuklardan ayrı geçen günlerin getirdiği özlemin terazide ağır basan tarafımı bilemiyorum, üzerimde bir keyifsizlik, halsizlik, sanki üzerime konmuş seçenek düğmesi bugün neşesiz liği seçmiş.Oysa ki hafta içerisinde uyku modun da gibi görünen zihnimden yaptığım planların haddi hesabı yok.
Bosna Atasözü Kararsızlık,

Bu duygular içerisinde gelen cumartesi, sanki noterin katibi gibi her şeyi onaylarcasına bütün ruh halimi tasdiklemiş, bu yaşıma kadar belki iki elin parmakları kadar olmadığını bildiğim bir olaya tanıklık ediyor.Saat 11:00 ve ben yeni uyanıyorum.Bu durum benim için pek olağan ve hiç de normal değil.Eve kapatmış kendimi uzun zamandır yapmadığım şeyleri yapıyorum, Ağlamak lı gözlerle seyrettiğim 12 yıllık esaretin altından, zaten kasvet içinde bulunan ruhumu canlandırmalısın diyorum kendi kendime, kısa süren hayatımın o anlarına aksiyon katarak Kaçış planı ile kafamı biraz olsun dağıtıyor, çeyrek final maçları ile de günün sonlanmasına dakikalar kala ben hala ne yapacağımı bilmiyorum.Şunu biliyorum ki yarın bugün gibi olmamalı.
Sabah kendimi plansız programsız, ne yapacağımı bilmeden bisikletimle birlikte kapının eşiğinde buluyorum.
Orasımı burası mı derken önceki hafta dan aşina olduğum ve planımı tam olarak gerçekleştirmemiş olmam bilinç altındaki yönlendirmelerle kendimi Gerede de buluyor, Kendi sesimle Ömer kendine gel haykırışı ile canlanmaya çalışıyorum.
Urumşah yaylasında hazırlıklar tamamlanmış tamamen doğaçlama bir şekilde ve etrafın tadını çıkarırcasına pedal döndürüyorum, yaklaşık 5 km sonra irtifa kaybetmeye başlayıp, araziyi söyle gözümün ucu ile süzdüğümde bugün kendimi yormayacak kadar isteksiz olmamın etkisi ile hemen geri dönüyor, bisiklet sürebilecek ne kadar detay yol varsa, irtifa kaybetmemek yada kazanmamak koşulu ile pedallıyorum.
Sanırım içimdeki keyifsizliğin sebebini çözdüm, amaçsız gezmeyi hiç sevmiyorum, girdiğim ayrıntılı bir yolda rastladığım yayla evinin önünden karşı dağın tepesinde bulunan yangın kulesini görüyorum, Ömer işte hedefin, biraz olsun keyiflendim.Tamamen sezgilerimi kullanarak sağa dönüyor ve ilerliyorum, evet evet ileri de yukarıda yangın kulesi.Tırmanıyorum .... Alo iyiyim aşkım şu an 1750 mt deyim ve tırmanıyorum. Kısa nasihat fasılalarını yazmıyorum.Hadi yolun açık olsun.Bye.. Aslında duymaya çok ihtiyacım olan bir ses........
Kule de görevli abimiz ve eşi ile sohbet ederek manzaranın tadını çıkarıyor, bir müddet orada oyalanıyorum.bu hedefin bu kadar kısa zamanda gerçekleşmesi ve bundan dolayı üzerimdeki rahatlıkla, gelirken gördüğüm ve muhtemelen bir yürüyüş grubuna ait minübüsün şöförü ile sohbet ve çay ve poğaça ikramlarına karşı koyamıyorum...Grup Genç trekking den Tekin hocamın, hatların azizliğinden kısa bir selamlaşma faslı ve ayrılıyorum.Hedef belirle....
Bölgede yön bazında nereler olduğunu biliyorum, araziyi çalışmadığım için hangi yolun oraya çıkacağından emin değilim, kısa bir durum değerlendirmesinin ardından, dağı boylamasına kesen yolun belirlediğim hedef olan Koçumlar yaylası istikametine gideceği yönündeki kararımla hedefime ilerliyorum.
Yol muhteşem, artık keyfim yerine geliyor, çok fazla eğim yaşamadan hızla ilerliyor, bir yandan kuş cıvıltılarını rüzgarım la yara yara gidiyorum.
Elinde kürek, yüzünde yaşam izleri ile neredeyse tüm hayatı okunan teyze ile 2 amca yaylaya giden su borusunu tamir ediyorlar, hallerini hatırlarını sorup, yardıma ihtiyaçları olup olmadığını sorduktan sonra, doğru yolda olduğumu söylemeleri ile asılıyorum pedallara.
Hasbeyler yaylası, Sungurlar Yaylası, Koçumlar yaylası, Ümitköy yaylası.....
Yüzümde gülücükler, yaylalardaki hoş sohbetleri, orada yaşayan şanslı çocukları, hatta babalarınıza söyleyin size bisiklet alsın burası çok uygun diye onları işleyen sözlerim aklımda, dönüş yolundayım..
Başlangıç noktama az kalmış, sabah kamplı vaziyette gördüğüm grup orada, burasını tesbit etmem lazım, ilerde muhtemelen çocuklarla gelecek kamp alanı, çeşme görünmüyor, az daha ilerle Ömer, süper burada çeşmede var.
Merhaba nidası ile İçten ve cana yakın karşılaması ile Tempo turun rehberlerinden olduğunu öğrendiğim Derya beyin daveti, sohbetleri ve ikramları için kendisi ve arkadaşlarına çok teşekkürler.
Yine düştük yollara yollara yollara
Yine aştık dağları dağları dağları
Ayağım gaz pedalında ardımda fırtına
Dönülmez ufuklarda yollardayım
Bu bir belirsiz gidiş hem çıkış var hem iniş
İşte şimdi burdayım yanındayım ..... nameleri dökülüyor ağzımdan...
Yine aştık dağları dağları dağları
Ayağım gaz pedalında ardımda fırtına
Dönülmez ufuklarda yollardayım
Bu bir belirsiz gidiş hem çıkış var hem iniş
İşte şimdi burdayım yanındayım ..... nameleri dökülüyor ağzımdan...
0 yorum :
Yorum Gönder